Dünyanın tektonik plakaları birbirleri üstüne bindikçe, tahmin edilenden daha fazla olarak faylardan sızan su iç kısımlara 3 kat daha fazla sürükleniyor.
Bu iddialar Nature dergisinde 14 Kasım 2018 tarihinde yayımlanan bir makalenin sonuçları. Araştırmacılar Filipin plakasının altında kalan Pasifik levhasının kaydığı Marianas çukurunda, deprem eğilimli yitim zonunun doğal sismik çatlaklarını kullanarak yüzeyin derinliklerine inen suyun miktarını tahmin ettiler.
Buluntular, Dünya’nın su döngüsünü anlamak açısından önemli sonuçlar doğurdu. Columbia Üniversitesi’ndeki Lamont-Doherty Dünya Gözlemevi’nin deniz jeolojisi ve jeofizik araştırmacısı Donna Shillington, bu önemi yeni makalesinde yazdı. Araştırma ekibine dahil olmayan Shillington, bu durumun yeryüzü altında bulunan magmanın içeriğini değiştirerek fayları daha hareketli hale getirebileceğini dile getirdi. Bu durum ise faylardan sızan su ile depremlerin daha muhtemel hale gelmesi öngörüsünü ön plana çıkarıyor.
Shillington ayrıca faylardan sızan su için minerallerin kristal yapısında depolandığını yazdı. Yeni ve boru şeklinde sıcak okyanus plakaları oluşarak, aynı plakalar komşu plakaların altında kalıp kırıklar oluşmaya başladığında suyun dünyanın kabuğna iner. St. Louis’deki Washington Üniversitesi’nde çalışma lideri Chen Cai ve arkadaşları, ikinci sürecin yitim olduğunu belirtirken, suyun kabuk ve manto tabakasına nüfuz etmesnin tek yolu olduğunu da eklediler. Ancak süreç boyunca ne kadar su hareket ettiği hakkında çok az şey bilindiğini dile getirdiler. Cai konu hakkında Live Science’a şu açıklamaları yaptı:
“Bu çalışmayı yapmadan önce, her araştırmacı, suyun batık levha tarafından taşınması gerektiğini biliyordu. … Ama ne kadar su olduğunu bilmiyorlardı.”
Araştırmacılar, Batı Pasifik Okyanusu’nda bulunan Marianas Trench’in etrafına yerleştirilmiş bir sismik sensör ağı tarafından toplanan verileri kullandılar. Buradaki çukurun en derin kısmı deniz seviyesinin yaklaşık 11 km altında bulunmaktadır. Sensörler depremleri ve yer kabuğundaki hareketlerin sinyallerini tespit etmektedir. Cai ve ekibi bu sarsıntıların hızını gözlemlediler. Gözleme göre hızda meydana gelen bir yavaşlamanın, kristalleri içinde su depolayan minaralleri ve su dolu kaya kırıklarını göstermekte olduğunu söyledi.
Faylardan Sızan Su Miktarı Ne Kadar ve Nerede?
Cai, yeryüzünün yaklaşık 30 km altında, bu kabukların derinliklerinde yavaşlamaları gözlemlediklerini söyledi. Ölçülen hızlar sonucunda, orada bulunan bilinen sıcaklık ve basınçlarla birlikte, her milyon yılda bir 3 milyon teragram su çekilmesi gerektiği hesaplandı. (bir teragram=bir milyar kilogram).
Bu çukurlar tarafından çekilen su miktarı akıllara durgunluk verecek büyüklükte. Cai, çukur bölgelere daha önce girdiği tahmin edilen su miktarından üç kat daha fazla olduğunu söyledi.
Bu durum da bazı soruları gündeme getiriyor. Derinliklere inen su, volkanik patlamaların içeriğinde ortaya çıkmalı. Araştırmacıların suyun ne kadar azaldığını gösteren yeni tahminle, volkanlardan yayılan su miktarından daha büyük bir su miktarının dünyanın içine çekildiğini buldular. Cai ise okyanuslardaki kayıp su miktarının olmadığını öne sürüyor. Bu durumda dünyanın içine çekilen su miktarı ile yerkabuğunun altından salınan miktarın eşit olması gerekiyor. Bilim insanlarının henüz anlamlandıramadığı konu ise dünyanın içindeki suyun nasıl hareket ettiğine dair net bir kanıt olmaması.
Cai ise bununla ilgili olarak “Daha fazla çalışmanın bu yönüne odaklanması gerekiyor.” ifadelerini kullanıyor.
Daha fazla Kısa & Net bilgi için tıklayınız.
Kaynak